Hiperaktif Çocuklara Nasıl Davranmak Gerekiyor?
Kendini genellikle 3 – 4 yaşlarında, bazen de daha erken yaşlarda gösteren bir sorun olan hiperaktivitenin kalıtım, çevre etkisi veya beyinsel işlev bozukluklarından kaynaklandığı düşünülüyor. Çoğu zaman dikkat eksikliğiyle kardeş gibi olduğundan “dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu” veya kısaca DEHB olarak da anılan sorunun tanısının bir uzman tarafından konulması gerekiyor. Birçok aile yaramaz çocuk ile DEHB’li çocuğu karıştırma hatasına düşüyor, fazla hareketli olan, yerinde durmayan, söz dinlemeyen çocuklarına bu etiketi yapıştırıveriyorlar ama bu tutum doğru değil. Yaramazlıkla hiperaktiviteyi karıştırmak ikincisini hafifsemek olur ama bu hiç de hafif bir sorun değil. Hiperaktif bir çocuk, tedavi edilmediği takdirde hem anne – babasına, hem de ailenin diğer üyelerine ciddi sıkıntılar verebiliyor. “Çocuğum hiperaktif, ne yapmalıyım?” endişesi içinde anne babalar için bazı tavsiyeler derledik, faydalı olmasını umarız.
*Çocuğunuzun odasını huzuru sembolize eden, odaklanmayı arttıran mavi, yeşil gibi renklerle dekore edin. Sarı, turuncu, kırmızı gibi canlı ve hareketli renkler hiperaktiviteyi tetikleyebilir.
*Hiperaktif çocukların çok çeşitli ve canlı uyarılarla dolu yerlerden uzak tutulmasında fayda var. Örneğin onu sıklıkla kalabalık AVM’lere götürmeyin.
*Aile, sınıf öğretmeni, rehber öğretmen ve tedavi ekibi hiperaktivite tedavisi için işbirliği içinde olmalıdır.
*Çocuğu anlamak çok önemli. Başta anne babası olmak üzere çevresindeki yetişkinler tarafından anlaşıldığını hisseden çocuklar durumla daha kolay başa çıkıyorlar. Hiperaktif çocukların dürtülerini kontrol etmeyi, bir noktaya odaklanmalarını sağlayacak stratejiler geliştirmeyi öğrenmesi imkansız değil, yaklaşık üçte biri bunu başarabiliyorlar. Zamanla ortaya çıkan bu gelişimin mümkün olması için anlayış ve destek gerekiyor.
*Gün içinde çocuğunuza mutlaka en az 15 – 20 dakikalık özel zamanlar ayırın. Bu süreç boyunca ona bir şey sormayın, herhangi bir şey istemeyin. Sadece ona inandığınızı gösterecek şekilde davranın ve olumlu davranışlarını takdir edin. Bu, çocuğun özgüven kazanmasını ve pozitif yönlerini pekiştirmesini sağlar.
*Dayağı asla bir disiplin tekniği olarak düşünmeyin. Sabırlı ve sakin olmanız çok önemli.
*Çocuğunuz çevresine yönelik şiddet hareketlerinde bulunabilir ve sizin de ona müdahale etmeniz gerekebilir. Onu tek başına bırakarak bir süre sakinleşmesini bekleyin. Sakin bir zamanında onunla davranışları ve bunların sonuçları hakkında konuşun.
*Çocuğunuzla konuşurken göz teması kurun, sesiniz de sakin ve belirgin olsun. Ondan bir şey istediğinizde bunu tekrar etmesini isteyebilirsiniz, böylece anladığından emin olursunuz.
*Ortada tanısı bir uzman tarafından koyulmuş, gerçek anlamda bir hiperaktif bozukluk varsa sorun doktor kontrolünde ve bazı ilaçların kullanımıyla kontrol altına alınabilir. İlaçlar mutlaka uzman kontrolünde, ve özellikle çocuğunun dikkatinin yoğunlaşması veya aşırı hareketliliğinin dengelenmesi gerektiği zamanlarda kullanılmalı. Uzman aileyi yönlendirirken, aile de onun önerilerini titizlikle uygulamalı.
*Bu durumdaki çocuklara bazen özel eğitim verilmesi gerekir ve ülkemizin bu açıdan parlak bir durumda olduğunu maalesef söyleyemeyiz. Hiperaktivitenin temel problemleri 3 tanedir: Çocuk dürtülerine göre hareket eder, yani aceleyle ve düşünmeden davranır; dikkatini toplama, konsantre olma güçlüğü çeker ve normal çocuk davranışlarıyla karıştırılmaması gereken bir biçimde aşırı hareketlidir. Yaşıtlarıyla aynı okula gider, fakat yaşadığı öğrenme güçlüğü sorunu arkadaşlarıyla iletişimini olumsuz etkileyebilir ve özel bir desteğe gerek duyar. En azından ev ödevlerinin veya sınıf içindeki etkinliklerin çocuğun seviyesine uygun şekilde ayarlanması gerekir. Bunun için öğretmeninden destek almayı deneyebilirsiniz.
*Çocuğunuzla bir güç savaşına girmemeli, öfkenizi ona yansıtmamalısınız. Onun okul ve aile hayatındaki günlük görevlerini yapmasını kolaylaştıracak rutinler oluşturmalısınız. Çocuğunuza öz bakımı ve odasının, giysilerinin temizlik ve düzeni gibi konulardaki sorumluluklarını sıklıkla hatırlatmalısınız.
*Siz ve çocuğunuz için önemli olan bazı kuralları yazıya dökmeniz işe yarayabilir. Bu yazılı metni çocuğunuzla beraber hazırlayın ve onunla bir anlaşma yapın. Tek taraflı olarak bir kurallar listesi hazırlarsanız başarılı olamazsınız. Ona da danışın; neyin, hangi sebeple yapılması gerektiğini açıklayın ve fikrini alın.
*Hiperaktif bir çocuğun ders çalışma ortamı sade olmalı, dikkat dağıtacak nesneler içermemelidir.
*”Hayır” kelimesini çok sık kullanmamaya çalışın ama kullandığınız zaman da kararlı olun.
*Bunun bir çocuğu terbiye etme durumu olmadığını unutmayın. Bir uzman doktor çocuğunuza bu tanıyı koymuşsa bir nevi hastalıkla karşı karşıyasınız demektir ve yapılması gereken şey terbiye etmek değil, tedavi etmektir. Doktorunuzun önerilerine uyarak tedavinin başarı şansının artmasını sağlayın.
*Sizinle aynı sorunu paylaşan ailelerle görüşün, fikir alışverişinde bulunun. Fakat bir başka ailede işe yarayan bir yöntemin sizde de mutlaka başarılı olmasını beklemeyin. Ayrıca, önerilen şeyleri uygulamadan önce araştırın, doktora danışın.
*Çocuğunuzun haddinden fazla düzensiz ve dikkatsiz olması akıllı olmadığını veya başarılı olmayacağını göstermez. Hiperaktif çocukların eğitiminde ailelerin ve çocuğun iletişim içinde bulunduğu diğer insanların etkisi büyüktür. Pozitif düşünün, elinizden geleni yapın, bilimsel tavsiyeleri dikkate alın, çocuğunuzun iç dünyasıyla daha yakından ilgilenin.
*Çocuğunuz sözünüzü dinlemiyorsa tutum ve davranışlarınızı masaya yatırın. Yanlış ve negatif davranıyor, ona gereken desteği veremiyor olabilirsiniz.
Okul başarısızlığı için tıklayın