Çocukların Korku Ve Kaygıları

Korku kişinin hayatını zorlaştıracak, onu mutsuz edecek, yapabileceği veya yapması gereken şeyleri yapmasına engel olacak boyutlarda olmadığı sürece normal bir duygudur. Her insan az – çok bir şeylerden korkar ve korkmalıdır da. Hiçbir şeyden korkusu olmayan bir insan kendisi için de, toplum için de tehlikelidir çünkü makul düzeydeki bir korku duygusunun frenleyici yönünden etkilenmediği için her şeyi yapabilir. Çocuklarda korku konusuna gelince; çocukların belli yaşlarda belli korkular duyması da normaldir. Ancak çocukların korku ve kaygıları aileler tarafından önemsenmemesi, yanlış davranışlarla beslenmesi ilerleyen zamanlarda bazı olumsuz sonuçlara yol açabilir.

Çocukların korkuları yetişkinlere genellikle anlamsız ve saçma gelir. Bir yetişkin de muhtemelen çocukken karanlıktan, bazı seslerden, gök gürültüsünden, anne babasının eve dönmeyeceğinden, polisten, hayvanlardan, gölgelerden, yatağının altında birinin saklanmış olabileceğinden korkmuş veya okul korkusu yaşamıştır. Ama o korkuları artık unutmuş veya boşu boşuna korktuğunu uzun zaman önce anlamıştır. Bu yüzden bazı anne babalar çocuklarının korkularını küçümser, kaygılarını ciddiye almazlar. Oysa dikkat çekmek, şefkat görmek, kendini ön plana çıkarmayı istemek gibi sebeplerle korkuyor gibi yapması veya hissettiği korkuyu abartması durumu bir yana; bir çocuğun korkuları tamamen gerçektir ve ciddiye alınması gerekir. “Bunda korkacak ne var?” cümlesi yanlış bir cümledir, bunun yerine çocuğun korkusuna sahip çıkılmalı, ona yardımcı olunmalıdır. Korktuğunu söyleyen çocuğun yalan söylüyor olduğu bilinse bile onu korkusuz olmaya teşvik etmek değil, yalan söylemesine yol açan sorunu çözmeye çalışmak gerekir.

Anne babanın bu konuda yapması gereken şey çocuğun neden dolayı korktuğunu anlamak, onu dinlemek ve korkusuna saygı göstermektir. Çocuğun korkusuyla alay etmek, korkusu karşısında sabırsız davranmak, konuyu başkalarının yanında açıp onu utandırmak çocuğu incitir. Çocuğu korktuğu nesne veya durumla yüzleştirmek için acele etmemek, bunun için onun hazır olmasını beklemek de önemlidir.

Çocuklarda korku yaş dönemine göre farklı şeylerden kaynaklanır. Örneğin 0 – 18 aylık bebeklerin korkuları en çok seslerle ilgilidir. 10 ayla 1.5 yaş arasındaki bebekler yabancı korkusu yaşarlar. 1.5 – 3 yaş dönemine özgü korkular daha çok ani seslerle, bazı hayvanlarla, sifonun veya elektrik süpürgesinin sesiyle ilgilidir. Karanlık korkusu da çocukluk döneminde sık rastlanan bir durumdur. Anne – baba tarafından pekiştirilmezse, çocuğa yalnız olmadığı mesajı verilirse bu korku zamanla kendiliğinden ortadan kalkar.  3 – 4 yaşlarında çocuklar hırsızdan, dilenciden, öcüden korkarlar. 5 yaşında bir çocuk bir yerinin kanamasına korku tepkisi verebilir, düşüp yaralanmaktan korkabilir. Anne babadan ayrılma korkusu 0 – 6 yaş dönemindeki birçok çocukta görülür. 6 yaşlarında cadı, hayalet, hortlak korkuları; yalnız uyuyamama sorunu, şimşek korkusu gözlenebilir. 5 – 10 yaşlarındaki çocukların aşağı yukarı yüzde 20’si doğa üstü korkular duyarlar; cinler, periler, hortlaklar onlarda korku uyandırır.

Çocuklarda kaygı ve korkulara dair bilgi edinmek, hangi yaşta ne gibi korkular duyulabileceğini öğrenmek anne – babalara faydalı olur. Böylece çocuğun bir korkusunun yaşıyla uyumsuz veya çok fazla olduğu görülebilir. Kuşku uyandıran durumlarda ya da çocuğun korkusuyla bir türlü baş edilemiyor, ona yardımcı olunamıyorsa bir uzmandan yardım almak gerekir.