Sinirli Çocuklara Nasıl Davranmak Gerekir?

Dünyaya hangi cinsiyetten bir çocuk getireceğimize karar verme şansımız yok. “Yeter ki sağlıklı olsun” temennisiyle kız veya erkek fark etmeksizin yavrumuzu bağrımıza basarız. Dünyaya huy itibariyle ne tür bir çocuk getirmeyi belirleme durumumuz da yok. Kimi çocuklar kırıcı, sinirli, saldırgan olabilir. Onlarla başa çıkabilmek kolay değildir ama o kötü huyun ilerleyen yaşlara taşınmaması için çaba göstermek gerekir. Sinirli bir çocukla baş etmek durumunda olan bir yetişkinin önce kendi davranışlarını gözden geçirmesi gerekir.

Önce Kendinizden Başlayın

Çocukta saldırganlık eğiliminin olması halinde çocuktan önce kendimizi düzeltmemiz gerekebilir. Çocuğun sinirli olmasında birinci sebep çoğu zaman ailenin kendisidir. Uygunsuz tutum ve davranışların, ciddi sorunların olduğu ailelerde çocuk ortamdan etkilenerek geçimsiz, aksi,  sinirli ve saldırgan bir tavır alır. Çocuğun böyle bir huyu varsa düzeltmek için önce kendimizden başlamalıyız. Hangi huy veya davranışımızdan olumsuz etkilendiğini tespit edip kendimize çeki düzen vermeliyiz.

Çalışan ailelerde durum farklılık gösterir. Bir aile büyüğüne teslim edilen veya kreşe gönderilen çocuklar zaman içinde ebeveynlerinin hoşuna gitmeyecek davranışlar sergilemeye başlayabilirler. Bu gibi durumlarda çocuğun davranışlarının hangi sebeplerden kaynaklandığını bulmak ve ona göre çözüm üretmek gerekir.

Doğru Davranışlarını Övün

Sürekli çocuğun yanlış davranışlarını öne sürerek ona uyarılarda bulunmak doğru bir davranış biçimi değildir. Doğru tavır ve davranışlarını da sıklıkla ifade etmeli, onu övgü dolu sözlerle şevklendirmeliyiz.

Ebeveynlerden herhangi birinin işi gereği çocuğu daha az gördüğü veya boşanmış olan ailelerde çocuk diğerine nazaran daha az gördüğü ebeveyni ile bir araya geldiği zamanlarda sinirli davranışlar sergileyebilir. Baskıcı bir tutum sergileyen ailelerde büyüyen çocuklar da asabi davranabilirler.

Sinirli olan, yaramazlık yapan çocukla diyalog biçimimiz çok önemlidir. Aynı tavrı bir daha tekrarlaması halinde onu keyif aldığı şeylerden, örneğin parkta zaman geçirmekten veya yaz günü dondurma yemekten mahrum etmek doğru bir davranış değildir. Bu çocuğun mutsuzluğunu arttırır. Mutsuz çocuk daha saldırgan olur veya içe dönük hale gelerek, tırnak yeme vb. kötü alışkanlıklar edinir.

Masal Kitaplarından Faydalanın

Altı yaşından küçük çocuklara masalları örnek göstererek konuşmak faydalı olabilir. Sinirli olan, yaramazlık yapan çocukların yaşadıkları olumsuzlukları anlatan masallar çocuk tarafından ilgiyle dinlenir. Bunlar çocuğun yaşına uygun bir dille yazılmış korku uyandırmayan, ders veren masallar olmalıdır.

Çocukların hiçbir şeyi anlamadığını sanmak gibi bir yanlışa düşmemelisiniz. Gelişme çağında olduklarını ve her şeyi anladıklarını, gördüklerini akıllarından çıkarmadıklarını unutmamalısınız. Onlarla konuşurken gayet net olmalı, akıllarında soru işaretleri bırakmamalısınız. Sorularına tatmin edici yanıtlar vermeye de dikkat etmelisiniz.

Sürekli agresif davranan bir çocuğa karşı sabırlı olmak hiç kolay değildir zorunludur. Ani, kızgın ve ölçüsüz davranışlar fayda etmez; tam tersine olumsuz sonuç verir.

Çocukta saldırganlık zaman içinde alışkanlık halini alabilir. Bu durumda da yaptıklarına göz yummamak ve sabırlı davranmak gerekir. Dayak atmak, başvurabileceğiniz en yanlış cezalandırma yöntemidir. Çocuğa şiddet onu daha da hırslandırır ve başkalarına, örneğin arkadaşlarına karşı sert davranmaya başlayabilir.

Dinleyin ve İçini Boşaltmasına İzin Verin

Çocuk sinirlendiğinde yangına körükle gitmeyin. Sinirli davranışlarına aynı şekilde yanıt vermeyin. Bu gibi durumlarda çocuğun tavrı her ne olursa olsun sükunetinizi korumalısınız. Önce çocuğunuzu dinleyin ve içini boşaltmasını sağlayın. Bu tutumunuz çocuğunuz için rahatlatıcı olacaktır. Ayrıca sinirlendiği konuyu önemsediğinizi fark etmesini de sağlar. Çocuk sakinleştikten sonra davranışının yanlışlığı konusunda konuşmak daha faydalı olacak ve sonuca ulaştıracaktır. Ağlama stres atmada etkili bir yöntemdir ve sağlıklıdır. Ağlamaya başladığında üzülmeyin. Önüne geçmeye çalışmayın. Bırakın, dilediğince ağlasın.

Çağımız iletişim çağı. Çocuklar da bilgisayar sayesinde her bilgiye anında ulaşabiliyor. Televizyonda olsun, bilgisayarda olsun izlediği, okuduğu her yazıyı, filmi kontrol edin. Çocuklar çizgi film dahi olsa şiddet içeren her paylaşımdan etkilenir ve gördüklerini örnek alır.